Sosyal medyada daha çok akademisyen ve yazarları takip ettiğim için Google'un algoritmaları karşıma değerli bir hanımefendiyi şiir söylerken çıkardı. Azerbaycan'da eşine çok az rastlanılan tesettürlü bir hanımefendinin "Sene mektup yazacağım" isimli şiir okumasını büyük bir keyifle dinledim. Bir edebiyatçı olarak kalbimi fetheden bu şaireyi daha yakından tanıma isteği beni onun sayfasında saatlerce araştırma yapmama sebebiyet verdi. Karşımda ince ruhlu bir şaire duruyordu. Şiirlerini okudukça onun kelimenin tam anlamıyla gerçek bir şaire olduğunu anladım. Memleketimden zarif bir şaireyi tanımak benim için büyük bir şerefti. Şiirlerini okudukça ana konusunun Vatan, vatana hizmet, genç neslin vatanseverlik ruhunda terbiye edilmesinin olduğunu fark ettim.
Milli folklorumuzda varola gelen "Nebi ve Hacer Destanı" isimli mesnevisi onun vatanseverlik konusundaki eserlerinin zirve noktasına teşkil etmektedir. Huraman hanım bu eserinde Türk dünyasının kültür başkentlerinden olan Şuşa'ya büyük yer ayırmıştır. Şairenin şiirlerini okuduğumuz zaman mısralarında çok derin inceliklere rastlamaktayız. Her bir kelimesi yürekten ve candan akan kanla ruhumuza işlemektedir.
Şiirlerinde Allah, doğa ve aşk konusu çokça geçen Huraman hanım hayatı çok sevmekte, insanlara yardım etmekte tıpkı Hurşidbanu Natevan'ı hatırlatmaktadır. Seleflerinin yolunu uğurla devam ettiren bu değerli hanımefendi 2. Karabağ Savaşı'nda şehit olan yurttaşlarımızın ailelerine yardım etmiş ve gazilerimizi ücretsiz kurucusu olduğu Milan Hospital'da tedavi ettirmiştir. Her daim insanlara yardım etmeye çalışan şairenin kalbi vatan aşkıyla çarpmaktadır. O Vatan yolunda, Azerbaycan yolunda şerefli adımlarla ilerlemektedir.
Azerbaycan Yazarlar Birliği tarafından senede bir defa birkaç yazara "Umay" Milli mükafatı verilmektedir. Huraman hanıma böyle bir edebi ödülün verilmesini ayakta alkışlıyorum. Yetenek sahibi olmakla beraber gerçek insani vasıflara sahip birey olmak oldukça zordur. Huraman hanım "dönemimizin Hurşit Banu Natevan"ı misyonunu yeterince yüklenmiş olup Azerbaycan Yazarlar Birliği'nin ödülüne layık bir aydındır.
Yarınlarımızın umut kapısı olan Huraman hanıma Ankara'dan kucak dolusu selam olsun! Beşinci kitabı olan "Kimim var ki dağlarda" vatana millete, özellikle de Türk dünyasına başarılar getirsin.
Saygıdeğer Huraman Hanım. Bilmenizi isterim ki, dağlarda birini arıyorsanız unutmayınız ki artık sizin dağlarda "dağlar kızı Reyhan"ınız var.
Sevgilerimle
Dr. Reyhana Salimova
Ankara 2024 Ekim